Diğer endüstrilerle de güçlü ilişkileri gereği her ülkede kritik bir öneme sahip olan lojistik sektörü, son yıllarda yeni düzenlemelerden değişen müşteri taleplerine ve daha fazlasına kadar çeşitli zorluklarla karşı karşıya kaldı. Giderek küreselleşen ekonominin bir sonucu olarak, ticareti kolaylaştıracak ve rekabet avantajı sağlayacak lojistik hizmetlere olan talepte de bu odakta her geçen gün artıyor. Bu dinamik sektöre daha fazla şirket katıldıkça, lojistiğin geleceğini şekillendiren trendlerin ve yeniliklerin bir adım önünde olmak giderek daha önemli hale geliyor. Diğer tüm endüstriler gibi, pandemi sırasında çeşitli zorluklarla yüzleşmek zorunda kalan lojistik endüstrisi, ilerleyen dönemde önemli bir değişim geçirecek ve bu değişimin dünyanın dört bir yanındaki işletmeler için önemli etkileri olacak.
Otonom araçlar demirbaş haline geliyor
Lojistik sektöründeki başlıca trend otonom araçlar olacak. Otonom teslimat araçları geliştirmek için araştırmalara yatırım yapan büyük lojistik şirketleri, bu yatırımları teslimat paketlerini otomatikleştirerek maliyetleri düşürmek ve verimliliği artırmak olarak görüyorlar. Yüksek kaliteli kargo için rekabet eden bu kadar çok şirket varken, talebe yetişmek ise oldukça zor. Bununla birlikte, otonom araçlar bu dinamiği değiştiriyor ve sürücü endişesi duymadan dünyanın dört bir yanına ürün göndermeyi her zamankinden daha kolay hale getiriyor.
Talep üzerine ürünler üretmek için 3D baskı
3D baskı, lojistik endüstrisinde yeni bir trend. İlerleyen dönemde şirketler, 3D baskı ile seri üretim yerine tam zamanında üretim yapmak için iş modellerini değiştirecek. Bu da müşteriler tarafından sipariş veya talep edilemeyen ürünlerde daha fazla özelleştirme ve daha az iş israfına olanak tanıyacak. Ayrıca üreticiler, her müşterinin ihtiyaçlarına göre uyarlanmış parçalar üretebilecek. Bu sayede israf daha da azaltılacak ve üretim süreçlerinde verimlilik artacak.
Tedarik zinciri sürecinin her aşamasında 3D yazıcılar kullanılıyor. Kullanımları aynı zamanda, siparişlerin hava taşımacılığı veya gemiler aracılığıyla dünyanın dört bir yanındaki müşterilere gönderilmeden önce bir araya getirildiği dağıtım merkezlerine de yayılıyor.
Yapay zeka uygulamaları filo yönetiminin belkemiği olacak
Navlun yönetimi sektöründe birçok uygulamaya sahip olan yapay zeka ile filoları yönetmek, veri analizi yazılımı kullanıldığında oldukça verimlidir. Hava durumuna veya trafik düzenlerine göre rotaları optimize etmeye yardımcı olan bu tür yazılımlar, arz ve talepteki değişiklikler için daha verimli planlama yapmayı da sağlayacağından, lojistik firmalarının rakiplerine karşı üstünlük sağlamasına imkan verecek. Ayrıca, bir aracın durumu hakkında daha doğru tahminlerde bulunmaya yardımcı olan AI yazılımları, yakıt tahsisi ve bakım planlaması konusunda da lojistik şirketlerine destek verecek.
AI, her ne kadar nakliye yönetimi sektöründe kullanılıyor olsa da endüstride hala bir büyüme fırsatı barındırıyor. Devam eden yenilik ve geliştirme ile yapay zeka, filoları yönetmenin önemli bir parçası haline gelecek.
Bulut tabanlı sistemler yaygınlaşıyor
Bulut tabanlı sistemler, lojistik endüstrisinde giderek daha popüler hale geliyor. Lojistik alanında faaliyet gösteren işletmeler, iş süreçlerini optimize etmek için bu yeni teknolojiyi benimseyerek önemli faydalar sağlıyor. Lojistik şirketleri için bulut bilişimin faydaları arasında ise kolay ölçeklenebilirlik, artan güvenilirlik ve azaltılmış maliyetler yer alıyor. Diğer avantajlar ayrıca daha az donanım bakımı ve veri şifreleme yoluyla geliştirilmiş güvenlik unsurlarını içeriyor.
Nakliyecilerin işletme maliyetlerini düşürmelerine, verimliliği artırmalarına ve arka ofis operasyonlarını iyileştirmelerine yardımcı olan bulut tabanlı sistemlerin, bu artan popülerlik nedeniyle, sektörde önümüzdeki 5 yılda önemli ölçüde büyümesi bekleniyor.
Son kilometre teslimatı
Son kilometre teslimatı, malları depolardan ve dağıtım merkezlerinden son müşteriye teslim etmenin son ayağını tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Son kilometre teslimatları eğilimi, büyük lojistik firmalarını kullanmaktan daha ucuz ve daha kullanışlı hale geldiği için son yıllarda arttı. Son kilometre teslimatına doğru ilerleyen işletmelerin eğilimi de bu nedenle giderek artıyor. Birçok girişimci, müşterilere daha kişiselleştirilmiş bir deneyim sunmak için ürünlerini yerel olarak teslim etmeye odaklanıyor. Bu odaktan etkilenen lojistik sektörü ise söz konusu değişimin gelecekteki iş modellerini ve yöntemlerini nasıl etkileyeceğini fark etmeye başladı.
Blokzinciri entegrasyonu
Blokzinciri teknolojisi, lojistik endüstrisinde nispeten yeni bir kavramdır. Tedarik zinciri yönetimi için blokzinciri teknolojisinden yararlanan kuruluşlar, envanter seviyelerinin görünürlüğünü artırabiliyor. Bu da ürünlerin ne zaman sevk edildiği veya müşterilere ne zaman teslim edildiği konusunda zamanında güncellemeler sağlayarak yapılıyor. Bu şeffaflık, ürünler tükendikten sonra ne zaman tekrar satışa sunulacağı konusunda da şirketlerin gerçek zamanlı bildirimler vermelerine imkan tanıyor.
Blokzinciri, lojistik operasyonlarını her zamankinden daha verimli, güvenli ve şeffaf hale getirebilecek yeni çözümler sunuyor. Gıda maddelerinin izlenmesinden kargo gönderilerinin takibine kadar birçok şeyi içeren blockchain teknolojisi, küresel ticaret belgelerini yönetme ve gümrük işlemlerini kolaylaştırmada da yüksek potansiyeline sahip.
Lojistik sektöründe müşteri memnuniyetinin kusursuz olması her ne kadar imkansız olsa da yeni nesil teknolojiler sayesinde müşterilere mümkün olan en iyi hizmet sunulabilir. Lojistikte iyi ve değerli bir müşteri hizmeti sunarak müşteri deneyimini zenginleştirmek de şirketlerin iyi bir stratejiye sahip olması ve teknoloji kullanımlarının sağlamlığıyla paraleldir.
Kaç Defa Okundu: 20