Estetik kaygıdan çok samimi, kullanıcıya yönelik ve işlevsel tasarımlarla projelerini gerçekleştiren İç Mimar Zeynep Çepni, kendi adıyla kurduğu firmasında mutlaka Feng Shui öğretilerini benimsediğini belirterek projelerinden bahsediyor.
Öncelikle kendinizi biraz tanıtır mısınız?
Yeditepe Üniversitesi İç Mimarlık bölümü mezunuyum. Proje yönetimi, fotoğrafçılık gibi mesleki gelişimi destekleyici eğitimler aldıktan sonra, ilk olarak Türkiye’nin önde gelen yatırım firmalarından Er Yatırım’ın otel projelerinde, sonrasında zincir restoran, kafe firmalarının proje yönetimlerinde bulundum. 2018 yılında da kendi markam, Zeynep Çepni Design’ı kurdum. Üç yılı aşkın bir süredir residence, villa gibi lüks konut projelerine imza atıyoruz.
Zeynep Çepni Design’ın ürün çeşitliliği ve faaliyet alanları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bahsetmiş olduğum tüm konut ve restoran tiplerinde iç mekân tasarımı hizmeti vermekteyiz. Hareketli/hareketsiz mobilyalardan, tekstil ürünlerine kadar müşterinin talepleri doğrultusunda anahtar teslim olarak çalışmaktayız.
Tamamlanmış ve gelecek projelerinizden bahseder misiniz?
Şahsa ait, anahtar teslim konut tasarımlarının yanı sıra, yirmiyi aşkın örnek daire projesinde bulunduk. Şu anda tasarım süreci devam eden, Ataşehir’de bir konut, Anadolu yakasının en gözde semtlerinden Kadıköy Göztepe’de bulunan Park Residences’ta dört adet daire, Çamlıca’da bir villa ve Bodrum’da iki yüz bin metrekare inşaat alanı bulunan bir projenin örnek konut tasarımını yürütme süreci içerisindeyiz. Ayrıca bu yıl Zeynep Çepni Design markası kendi mum ve oda kokularının üretimine başlıyor.
Tasarımlarınızda nelerden ilham alıyorsunuz?
Tasarımını yaptığım her alanda, mutlaka Feng Shui öğretilerine uyarak ilerliyoruz. Günlük hayattan birçok şeyin ilham kaynağı olabildiği gibi, proje mekânının manzarası, çağrıştırdığı bir renk, yansıttığı enerji dahi konsepte yön verebiliyor.
Projelerinizde nelere dikkat ediyorsunuz? En önemli noktalar neler?
İhtiyaçlar ve beklentiler doğrultusunda öncelikler değişebiliyor fakat projelerimde en önem verdiğim nokta, zamanın ruhunu yakalıyor olmasıdır. İkonik ve prestijli parçaları bir araya getirirken, estetik kaygıdan çok samimi, kullanıcıya yönelik ve işlevsel olmasına dikkat ediyoruz. Ayrıca daha önce yapmış olduğumuz elli beş metrekarelik 1+1 residence dairelerinde ve özellikle de günümüzde kentsel dönüşüm sonrası küçülen ev metrekareleri göz önünde bulundurulduğunda kompakt yaşam tasarımına yönelmemek mümkün değil.
Tasarım süreciniz nasıl ilerliyor?
Tasarım süreci planlama ile başlıyor. Kusursuz sona ulaşabilmek için, başlangıçtan bitiş tarihine kadar tüm adımlara dair takvim oluşturmaktayız. Zaten bir projenin ana elemanları zaman, maliyet ve kapsamdır. Bu süreci de müşteri talebi, stratejik avantajlar ve dezavantajlar, ya da kamusal bir alan yapıyorsak yasal zorunluluklar gibi birçok faktör etkilemektedir.