Alerji Ve Uyuz Arasındaki Farklar Nelerdir? Uyuz Kaşıntısına Ne Iyi Gelir?

alerji-ve-uyuz-arasindaki-farklar-nelerdir?-uyuz-kasintisina-ne-iyi-gelir?

Yaşadığımız büyük Kahramanmaraş depreminin ardından afet bölgesinde uyuz salgını tehlikesi konuşuluyor. Uyuz hastalığının sebebi, gözle görülemeyen Sarcoptes scabiei parazitinin hominis varyantı ismindeki bir böcek (akar) türüdür. Erişkin dişi akarlar yaklaşık 0,4 mm boyunda, 0,3 mm eninde ve sekiz bacaklı olup, çıplak gözle görülemezler. Derinin üst katmanında, böcek dişleriyle delik veya kanal oluşturarak yumurtalarını bırakır. Bu yumurtalar deride bir alerjik reaksiyonu başlatarak kaşıntıya sebep olur. Peki, uyuz ile alerji arasında farklar nelerdir? Uyuz kaşıntısı nasıl ayırt edilir? Uyuz kaşıntısına ne iyi gelir, nasıl geçer? Acıbadem Ataşehir Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Arda Eminzade uyuz ile ilgili detaylı bilgi veriyor…

UYUZ CİDDİ BİR SORUN MU?

Çok kalabalık olmayan ailelerde ve hastalığın başlangıç süresinin uzun olmadığı durumlarda, özellikle uygun ve etkili bir tedavi verilirse, tüm aile fertleri tedaviyi uygularsa, uyuz çok zahmetli bir durum olmaz. Ancak çok kalabalık bir aile ya da ortam varsa, herkesin tedavi isteği ve uyumu yoksa, hastalık süresi çok uzun sürmüşse, yanlış tedaviler verilmişse ve bu tedavilerde farklı yan etkiler gelişmişse, uyuz tedavisinde zor süreç yaşanabilir.

ALERİ İLE UYUZ ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR?

Uyuz hastalarında kaşıntının sebebi, akarın yumurtasına karşı gelişen bir alerjidir. Ancak birebir alerjik bir hastalık olarak kabul edilmez ve alerji tedavisinden ziyade parazitin yok edilmesine yönelik bir tedavi uygulanır.

UYUZ NASIL BULAŞIR?

Konaktan ayrılmış akarlar, dış ortamda 21 derecede, yüzde 40-80 nem oranında en çok 48 saat yaşarlarken, 50 derece üzerindeki sıcaklıklarda 10 dakikadan uzun dayanamazlar. Ancak daha düşük sıcaklıkta ve daha yüksek nem oranında daha uzun süre dayanabilirler. Uyuz, genelde iki kişinin cildinin uzun süreli teması sonucunda bulaşır. Hastalığın doğrudan ten temasıyla bulaşması için tek bir erişkin dişi akar ya da birkaç adet larva yeterlidir. Akarların dış ortamda yavaş hareket etmeleri nedeniyle 20-30 dakika süren, tekrarlayıcı ya da devamlı ten teması sonrasında bulaşma olur. Aile bireyleri ve cinsel partner arasında daha kolay yayılır. Yatak örtüleri, battaniye ve kişisel eşyalar ile de uyuz bulaşabilir. Kısa süreli temas ve tokalaşma sonucunda bulaşma riski çok fazla değildir. Kreşlerde, küçük çocuklar arasında yakın temas olduğu için bulaşma riski var. Evcil hayvanlar uyuza yakalanabilirler, ancak böcek (akar) türü farklı olduğu için bu uyuz genelde insanlarda hastalığa sebep olmaz.

BELİRTİLERİ NELERDİR?

Kaşıntılı minik kabarcıklar, sivilce veya ince kanal şeklinde kendilerini belli eden akarlar vücudun herhangi bir yerinde yaşayabilir. Erişkinlerde özellikler el bileği, dirsek, göbek çevresi, genital bölge ve bacaklarda görülür. Belirtiler küçük çocuklarda boyun, yüz, avuç içi ile ayak tabanında daha sık oluşur.

TANISI NASIL KONULUR?

Tanı genelde hastanın muayene bulguları, aile öyküsü ve aile bireylerinin muayenesi ile konulur. Deride oluşan kanalların dermatoskopik incelenmesi tanı açısından önemlidir ve akar ile yumurtaların tespit edilmesinde yardımcı yöntemdir. İlaveten kanaldan alınan kazıntının mikroskobik olarak incelenmesi ve akar ile yumurtaların görünmesi tanıyı netleştirir.

UYUZ KAŞINTISI NASIL AYIRT EDİLİR?

Sadece kaşıntının şiddeti ile uyuz tanısı koymak mümkün değildir. Ancak bazı ipuçları tanıya katkı sağlayabilir. Kaşıntının lokasyon ve bölgesi yararlı olabilir. Özellikle göbek çevresi, genital ve el bilekleri, uyuz için spesifik alanladır. Tam tersine interskapuler bölge (sırtta iki omuzun ortası) uyuz hastalarında tutulumun minimal olduğu bölgedir. Uyuz kaşıntıları akşam ve gece saatlerinde genelde artış gösterir. Ancak bu belirti çok güvenilir değildir, zira birçok hastalıkta benzer bir durum görülebilir.

UYUZ OLUP OLMADIĞINI NASIL ANLARIZ?

Klinik belirtiler ile aile öyküsü uyuz hastalığını düşündürüyorsa ve tedavi sonucunda şikayetlerde azalma varsa, uyuz tanısının doğruluğu yüksektir. Ancak özellikle klinik belirtileri çok kesin değilse, aile öyküsü yoksa, uyuz tedavisi sonrasında şikayetlerde ve kaşıntılarda azalma olmamışsa uyuz tanısı gözden geçirilebilir.

UYUZ HANGİ CİLT HASTALIKLARI İLE KARIŞTIRILABİLİR?

Uyuz başlangıcı bazen haşere ısırıkları ile karışabilir. Genelde haşere ve böcek ısırığında kısa süreli verilen basit kremler ile alerji ilaçları kızarıklıkları söndürür ve kaşıntıyı geçirir. Oysa uyuz hastalarında, soruna yol açan etken tedavi edilmezse kaşıntılar uzun süre devam eder. Isırık noktalarında çoğu zaman düz ve çizgisel bir dağılım tespit edilebilir. Ancak uyuz hastalarında lezyonlar çok yaygın ve özel bir dizilime tabi değildir. Uyuz kaşıntıları, özellikle birtakım uyuz kremleri kullanımı sonucunda cilt tahriş olmuşsa, temas alerjisi (kontat dermatit) ile benzer görüntü sağlayabilir. Kaşıntı sonucunda enfeksiyon ve iltihaplanma gelişmiş ise deri enfeksiyonu ile çıban, öncelikli tanı gibi görünebilir.

UYUZ KAŞINTILARI NASIL GEÇER, NE İYİ GELİR?

Uyuz kaşıntıları ancak hastalık iyi bir şeklide tedavi edilirse geçer. Basit kaşıntı hapları kaşıntıları tek başına yeterince geçirmez. Uygun uyuz tedavisi sonrasında kaşıntılar 2-3 hafta içinde azalarak geçer. Eğer tedavi sonrasında kaşıntı devam ediyorsa farklı tanılar veya farklı tedavi seçenekleri düşünülür.

NASIL TEDAVİ EDİLİYOR?

Uyuz tedavisinde permetrin, sülfür, krotamiton ile benzoil peroksit içerikli kremler kullanılır. Bu kremler 2 – 3 kür şeklinde ve 7-10 gün aralıklar ile planlanır. Günümüzde birçok kreme karşı direnç geliştiği için ivermektin içerikli ağızdan alınan ilaç seçeneği vardır. Hastanın yaşı, genel sağlık durumu, kadınlarda hamilelik ve emzirme durumu düşünülerek aile tedavisi düzenlenir. Elbette bu tedavinin mutlaka uzman hekim tarafından verilmesi gerekir. Uyuz tedavisinde, hastalığa eşlik eden alerjik reaksiyonlar için kortizon içerikli kremler ve antihistamin ilaçlar ile derinin rahatlaması amacıyla çay ağacı yağı ve aloe vera içerikli nemlendiriciler ilaveten verilir. Kıyafetler ile nevresimlerin mutlaka yıkanmaları ve ütülenmeleri gerekir. Temizliği zor olan kıyafetlerin havası alınmış olan çöp poşetinde 2-3 hafta kalması tavsiye edilir.

Benzer İçerikler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir