Oyuncu Amanda Seyfriend, canlandırdığı Elizabeth Holmes’un eşsiz ses tonunu incelemek için aylarını harcadı.
Dünyanın en ünlü dolandırıcılarını canlandırılan oyuncular tatmin edici ve inandırıcı olmak için en küçük ayrıntılara odaklanırlar – ses tonları gibi.
Örneğin Inventing Anna’da Julia Garner’ı ele alalım – izleyicileri gerçek hayattan esinlenen dizideki Anna Delvey’in imzası olan Avrupalı melez aksanı karşısında şaşkına döndüler.
Ve şimdi The Dropout’un yayınlanmasıyla birlikte, geçen yıllarda ses tonu gerçekten büyük bir konuşma konusu haline gelen hüküm giymiş dolandırıcı Elizabeth Holmes’un derin çekişmesini hayata geçirme sırası Amanda Seyfried’de.
Elizabeth Holmes’un sesi neden bu kadar alçaktı?
The Dropout’ta, Elizabeth Holmes’un imzası olan ‘boğuk ve alçak- yani derin bir ses ton ile konuşma’, şu anda feshedilmiş şirketi Theranos’u kurarken (ve dolandırıcılık yaparken) gözden düşmüş CEO’yu oynayan Amanda Seyfried tarafından canlandırılıyor.
Elizabeth Holmes dendiğinde akıllara gelen alçak sesi (siyah balıkçı yakası ve arkaya yatık saç stili de), kendi kendini yetiştirmiş milyarder için fark edilir bir beceriydi. Ancak çalışanları bu ses tonunun, erkek egemen iş dünyasında ciddiye alınmak için takındığı bir araç olduğunu iddia ediyordu. Holmes’un ailesi bu iddiaları reddederek Theranos’un kurucusunun sesinin gerçekten o kadar derin olduğunu doğruladı.
Seyfried, LA Times’a mükemmel bir şekilde düşük ses tonuyla ağır ağır konuşmak için nasıl aylarca çalıştığından bahsetti.
“İnsanlar ses tonu hakkında oldukça fazla konuşuyorlar” diye açıkladı, “İnsanların bahsettiği ilk şey bu. İkincisi balıkçı yaka kazak; üçüncüsü ise göz kırpmaması. Ama ses bir numarada. Ses tonunu yakalamak en önemlisi, eğer yapamazsan; her şeyi kaçırıyorsun.”
Ayrıca , çekimler sırasında sesini saatlerce esnettikten sonra potansiyel olarak ses tellerinden endişe duyduğunu da sözlerine ekledi.
“Elizabeth gibi konuşuyordum ve haliyle [boğazım] biraz ağrıyordu ve ‘Bu olamaz, beni korkutuyor. Bunu haftalarca yapabilecek miyim?’”
Seyfriend’in de çok iyi bildiği gibi, gerçek hayatta var olmuş birisini canlandırmak kolay değil.- tabii ses tellerinin kısa sürede iyileşmesini diliyoruz. Hala onun (ve Meryl Streep’in) bir Mamma Mia daha yapmasını umuyoruz!