Hangimiz cildimizin daha iyi bir durumda olmasını istemeyiz ki? Akne, lekeler, tahriş veya yaşlanma belirtileri olsun, hemen hemen hepimizin cilt sorunları bu yazımızdaki bütçeye uygun cilt bakımı ipuçlarıyla iyileştirilebilecektir.
Cildinizin daha iyi şekilde görünmesine yardımcı olan etkili bir yüz bakımı rutininin işe yaraması için pahalı olması gerekmez. Birkaç gün içinde mucizeler yaratmayı vaat eden gösterişli ürünlerin ötesinde, etkili ve gerekli bazı adımlar atılabilir.
Amerikan Dermatoloji Akademisi (AAD), bize bütçeye uygun cilt bakımı konusunda birçok tavsiyede bulunur ve cildinizin doğal güzelliğinden en iyi şekilde yararlanmak için basit bir temizleme, nemlendirme ve koruma rutini benimseme ihtiyacını vurgular. Profesyonel ve uygun fiyatlı bir cilt bakımı rutininin nasıl gerçekleştirileceğini öğrenmek için okumaya devam edin.
Cilt tipinizi belirlemeyi öğrenin
Etkili bir yüz bakımı rutininin temel adımlarını incelemeden önce, cilt tipinizi tanımlamayı öğrenmek, ihtiyaç duyduğu bakımı ve ihtiyacı anlamak önemlidir.
Kuru ciltler için rutin oluşturmak, yağlı veya hassas ciltler için rutin oluşturmakla aynı şey değildir. Bu nedenle, sahip olduğunuz türü nasıl tanımlayacağınızı bilmek önemlidir.
1. Hassas cilt
Bu cilt türü, agresif kimyasal ürünlere karşı son derece hassastır ve temas ettiğinde kırmızıya dönme eğilimi gösterir. Bu insanlar güneş, soğuk veya kozmetik ürünler gibi dış etkenlere aşırı tepki verirler.
Dermatologlar, çok kuru bir dermisin, çevreye daha duyarlı hale geldiğine ve farklı uyaranlara tepki gösterdiğine dikkat çekiyor. Hassasiyet yüz, boyun ve dekolte bölgesinde daha yaygın olmasına rağmen, daha az maruz kalan yerlerde de gelişebilir.
Konuyla ilgili daha fazla bilgiyi buradan okuyun: Cilt için Basit ve Faydalı Bir Evde Bakım Tedavisi
2. Normal cilt
Bu cilt tipi en esnek ve aynı zamanda en yumuşak olanıdır. Dengeli nem seviyeleri ve iyi sirkülasyonu sayesinde gözenekler küçüktür ve ürünlere veya iç ve dış etkenlere karşı olumsuz reaksiyonları yoktur.
Üstüne üstlük, normal bir temel rutinin dışında özel tedavilere ihtiyaç duymadığından bakımı en kolay cilttir. Bununla birlikte, korunması ve uygun şekilde temizlenmesi gerekir.
3. Kuru cilt
Bu, en hassas ciltlerden biridir ve nem eksikliği nedeniyle sertlik hissi yaratan tahrişe ve pullanmaya eğilimlidir. Uygun bakım yapılmadığı takdirde, genellikle yorgun ve donuk bir görünüme sahiptir.
Kuruluğu engellemek ve görünümünü iyileştirmek için nemlendiriciler, yüz yağları veya maskeler aracılığıyla gerekli nem seviyelerini sağlamanız gerekir. Ayrıca güneş ve kirlilik gibi dış etkenlerden korunması gerekir.
İlginizi çekebilir: Kuru Cildi Rahatlatmak İçin Bu Üç İpucunu Keşfedin
4. Yağlı cilt
Kuru ciltten farklı olarak yağlı cilt, normal cilde göre daha fazla sebum oluşturma eğilimindedir ve bu da parlamasına neden olur. Başlıca sorunlarından biri sivilceye daha yatkın olmasıdır.
Bu cilt tipi özel ürünler gerektirir. Mümkünse, kozmetikler yağ içermemelidir.
5. Karma cilt
Karma cilde sahip kişiler, T bölgelerinin (alın, burun ve çene) yanaklarından daha yağlı olduğu gerçeğinden anlaşılabilir. Yağlı cilt ve kuru cilt karışımıdır. Bazı dermatologlara göre bakımı en zor olan tiptir.
Kuru alanlar için iyi bir nemlendirme sağlamak, ancak yağlı bölgenin gözeneklerini tıkamamak ve kusurlar oluşturmamak önemlidir. Aşırı nemlenirse, sonunda yağlı bir cilde dönüşebilir ve nemlendirmezseniz, kuru cilt olma riskiyle karşı karşıya kalırsınız.
Bütçenize uygun cilt bakımı rehberi
Bir cilt bakım rutini için sahip olduğunuz zaman kadar çok aşamadan oluşabilir. Bunun bir örneği, 20’den fazla adıma sahip olabilen ünlü Kore cilt bakım rutinleridir.
Aşağıdaki cilt bakımı kılavuzu, Amerikan Dermatoloji Akademisi profesyonelleri tarafından onaylanan 5 vazgeçilmez ipucunu içermektedir. Sadece doğru ürünleri kullanın ve cildinizdeki gerçek gelişmeleri görmeye hazırlanın.
1. Temizlik esastır
Her iyi yüz bakımı rutini, kapsamlı bir temizlikle başlamalıdır. Makyaj yapıp yapmadığınız önemli değil; çevre kirliliği, cilt kusurlarına yol açan kirler üretir.
Günde iki kez temizleyici kullanmak ter, kir ve yağların giderilmesine yardımcı olur. Ek olarak, döküntüleri ve tıkanmış gözeneklerin oluşmasını önler. Kuru bir cildiniz varsa, nemlendirici veya kokusuz formülleri tercih edebilirsiniz.
2. Nemlendiricinizden en iyi şekilde yararlanın
İyice temizledikten sonra cilt tipinize en uygun nemlendiriciyi seçin ve uygulayın. Krem suyu hapsederek daha yavaş buharlaşmasına neden olacak ve bu da cildinizin daha pürüzsüz ve parlak görünmesine yardımcı olacaktır.
3. Güneş kremi kullanın
Evden nadiren çıkmanız veya her zaman gölgede olmanız önemli değil. Güneş ışınları erken yaşlanmanın ve cilt kanserinin önemli bir nedenidir. Bunu günlük bir alışkanlık haline getirirseniz cildiniz size teşekkür edecektir.
Yüzünüze ve vücudunuzun açıkta kalan bölgelerine günlük en az 30 SPF güneş koruyucu uygulamak cildinizin pürüzsüz olmasına ve korunmasına yardımcı olacaktır.
4. Çift işlevli ürünler kullanın
İster kendinize iyi bakmanıza yardımcı olacak güneş koruyuculu bir nemlendirici, isterse sivilceleri ve sivilce izlerini kontrol etmeye yardımcı glikolik veya laktik asit gibi AHA asitli bir tonik olsun, etiketleri dikkatlice okuyun ve bunlardan yararlanın. Etiketleri dikkatlice incelemek tek bir ürünün sahip olabileceği farklı işlevlerden yararlanmanızı sağlar.
5. Vazelin iyi bir destekçidir
Cildi ve tırnakları nemlendirmek için uygun fiyatlı ve elde edilmesi kolay bir alternatif, su tutma kabiliyeti nedeniyle vazelindir. Kuru bir cildiniz varsa şiddetle tavsiye edilir; ancak, yağlı bir cildiniz varsa, daha hafif ürünler kullanmak daha iyi olacaktır.
Bütçenize uygun kişisel bir rutin oluşturun
Aktif içerikli bazı kozmetik ürünler (peeling asitleri, niasinamid) sorunların çözülmesine yardımcı olabilir. Ancak, etkili olmalarına rağmen, bunlar olası cilt tahrişini önlemek için, dikkatli ve haftada sadece bir veya iki kez uygulanmalıdır.
Artık cilt ihtiyaçlarınızı nasıl belirleyeceğinizi bildiğinize göre, cilt bakımına yönelik bu kılavuzu bütçenize göre uygulamaya koymanın zamanı geldi. Bunlar, uzmanlar tarafından onaylanan 5 temel ipucu olsalar da yine de kendi hekiminize de danışmanızı öneririz.
