Kafanızı nereye çevirseniz birileri size ‘yardımcı’ olmak için tavsiye veriyor. Sokakta yürürken bile tavsiye almaktan bıktınız biliyoruz ancak bu sırlar bir nörologdan geliyorsa belki bu sefer işe yarayabilir. Alex Korb’un ‘The Upward Spiral’ kitabından yapılan alıntılar ile beyin üzerinde yapılan araştırmalardan faydalanarak mutlu olmaya hazır olun!
1. Duygularınızı etiketleyin.
Eğer içinizde kızgınlık veya üzüntü gibi negatif bir duygu hissediyorsanız bu duyguyu etiketleyin. Çok basit duyuluyor olabilir ancak beyniniz etiketlediğiniz duyguya daha hızlı cevap veriyor. Kitapta yapılan deneylere göre iki katılımcının duyguları bilinçli olarak farketmesi bu duyguların beyne olan etkisini azalttı. Yani kısacası duyguyu olabildiğince derin düşüncelerinizden uzak tutabilirsiniz.
Negatif duygularınızı etiketleyerek aslında ne kadar kolay dış etkenlerin hislerinize yön verdiğini görebilirsiniz. Bir gün içerisinde ufacık eylemler bile bilinçsiz bir şekilde duygunuzu etkiliyor, karşınızdakinin bir hareketini kafanızda hikayeler ile büyütüyor ve aslında olmayan bir anlam çıkarıyorsunuz. Ancak negatif hislerinizi etiketleyerek bu duygunun farkına varıp devam etmemesini sağlıyorsunuz ve beyninizin hilelerine hazırlıklı oluyorsunuz.
2. Kendinize ne için minnettar olduğunuzu sorun.
‘The Upward Spiral’ kitabında, Korb minnettarlık hissinin beyinde dopamini artırdığını söylüyor. Dopaminin artması ile birlikte insanlar sosyal ortamlarda kendilerini daha rahat ve mutlu hissediyorlar. Minnettarlık hissi beyinde antidepresanlarda kullanılan serotonini de artırıyor. Eğer ‘Ne için minnettarım?’ sorusuna bir cevabınız yoksa bile bu iyi. Önemli olan minnettar olduğunuz birşeyi bulmak yerine aramaya başlamaktır. Kitapta minnettar olmayı hatırlamanın bir çeşit duygusal zeka olduğu yazıyor ve duygusal zeka arttıkça beynin bu bölgesinde nöronlar daha hızlı çalışıyor.
Bazen minnettar olmamız gereken şeyleri fark etmeyiz. Artık gündelik veya monoton haline gelen şeylere bir bakın, onlar sizin lüksünüz veya şansınız olabilir. Önemli olan bu arayışa başlamaktır, eğer minnettar olmak için bir neden arıyorsanız mutlu olma yolunda ilerliyorsunuz demektir.
3. Kararlı olun!
Bitmemiş bir iş kadar stresli bir durum yoktur. Herhangi birşeye vereceğiniz karar, stresi azaltarak kafanızda kuracağınız felaket senaryolarını önler. ‘Karar vermek bir amaç belirlemeyi içerir, bu da beyin korteksinin stresi ve anksiyeteyi azaltmasını sağlar,’ diyen Korbs karar vermenin insanların daha kontrolde hissetmelerini sağladığını anlatıyor. Kontrol dışı hissetmek insanları endişeye sürüklerken herhangi bir karar vererek bu hissi azaltabilirsiniz.
4. Sevdiklerinize ve arkadaşlarınıza dokunun veya sarılın.
Korbs, kitabında, sosyal etkileşimlerin bir kişinin kabul edildiğini hissetmesine ve bu sebeple mutluluk duygularını artırdığını kanıtladığı yazıyor. Oksitosini artırmanın temel yollarından birinin temastan geçtiğini açıklayan Korbs, bu hormonun beyinde bir nörotransmitter gibi davrandığını söylüyor. Bu hormon aynı zamanda ‘sevgi hormonu’ olarak da biliniyor ve temas, sarılma, öpüşme gibi eylemlerle artıyor. Korbs, acı verici bir duygu veya bir durum içindeyseniz sevdiğiniz biriyle temasta olmanın beyindeki acıyı azalttığını açıklıyor. Bu sebeple, daha fazla sarılın!
