Girişimciler Büyük Düşünüp Küçük Adım Atmalı!

girisimciler-buyuk-dusunup-kucuk-adim-atmali!

Girişimcilerin genellikle küçük düşünüp büyük adımlar atmaya çalıştıklarını dile getiren Girişimcilik Vakfı (GİRVAK )Yönetim Kurulu Başkanı Sina Afra, bunun tam tersi olması gerektiğini söyleyerek girişimcilere şu öneride bulunuyor: “En önemli sermayelerinin, pazarın ihtiyaçlarına karşılık veren bir iş fikri ve bunu hayata geçirecek bir ekip olduğunu unutmamalılar.”

Sina Bey sektörde, özellikle de girişimcilik dünyasında sizi yakından takip ediyoruz. Ancak yine de klasik olarak, sizi tanımakla başlayalım. Kendinizden biraz bahseder misiniz?

Babamın mesleğinden dolayı hayatımın uzun bir dönemi yurt dışında geçti. Münster Üniversitesi’nde İşletme bölümünden mezun olduktan sonra 1993 yılında danışmanlık şirketi KPMG’de çalışmaya başladım ve genç yaşta ortak statüsüne yükselen kişilerden birisi oldum. 2006 yılında eBay bünyesine katılarak eBay Almanya İcra Kurulu Üyeliğini, Avrupa Kurumsal Gelişim Direktörü görevimin yanı sıra, Avrupa’da Satın Alma ve Birleşmeler operasyonlarını sürdürdüm. Üç yıl boyunca eBay Türkiye (GittiGidiyor) Yönetim Kurulu Üyesi ve eBay bünyesindeki Afterbuy’ın Genel Müdürlüğü’nü üstlendim.  Kısacası üniversiteden sonra kurumsal dünyada çalışmaya başladım ve hayatıma girişimciler girdikten sonra 2007 senesinde kendim de girişimci olmaya karar verdim.  

Markafoni’yi sattıktan sonra Tiko’yu kurdum. 2016 Eylül ayında ise yeni girişimim Evtiko’yu kurdum. Aslında ben girişimcilik dünyasına geç adım atanlardanım. Markafoni’yi kurmamla birlikte girişimcilik dünyasına girmiş oldum. “Keşke girişimciliğe 20 yaşımdayken başlasaydım” diye kendi kendime hayıflanmışımdır. Aynı deneyimi en azından başka genç insanların yaşamaması, 40 yaşında girişimci olmak yerine girişimciliğe istediği zaman adım atması umuduyla, 2014 yılının Nisan ayında da Türkiye Girişimcilik Vakfı’nı beni destekleyen mütevelli heyet üyelerimiz ile birlikte kurdum. 

Ülkemizdeki ekosistem kültürünü oluşturmak ve yaygınlaştırmak misyonuyla kurulan GİRVAK’tan ve faaliyetlerinden de bahseder misiniz? Özellikle girişimcilere can suyu olan Fellow Programı’nı dinlemek isteriz.

Türkiye’de girişimcilik kültürü yaratma ve yayma misyonuyla 2014 yılında kurulan Girişimcilik Vakfı, 7 senedir girişimciliğin önemini bilen ve değişimin anahtarı olduğuna inanan iş insanları ve fikir önderleriyle birlikte çalışmaya, girişimcilik kültürünü yaymaya ve girişimciliği gençler arasında bir kariyer tercihi haline getirmeye devam ediyor. Vakıf olarak yalnızca gençlerle çalışmıyor, birçok farklı odak alanında etki alanı yüksek projeler de geliştiriyoruz. 

Türkiye nüfusunun %50’sini oluşturan gençlerin desteklendikleri takdirde girişimcilik yoluyla bir değişim yaratma konusunda çok heyecanlı olduklarına inanıyoruz. 18-25 yaş arası, girişimcilik ve liderlik potansiyeli yüksek üniversite öğrencisi gençler için özel olarak tasarlanan Fellow Programımız, bugün 400’e yakın gençle yolculuğuna devam ediyor. Türkiye’nin tüm üniversiteleri ve bölümlerinden her sene yüz bini aşkın başvuru aldığımız program ile hedefimiz gençlerin fikirlerine değil potansiyellerine yatırım yapmak.

Fellow’larımız program kapsamında yapılan FellowUp’larda ilham verici girişimci hikayelerini dinliyorlar, ayrıca tematik içerikler üzerine alanında uzman kişileri misafir ediyoruz. Fellow’ların istedikleri alanlarda ve kendilerini geliştirebilmeleri için çeşitli uzaktan eğitim araçlarına ve programlarına katılımlarını sağlıyoruz, burs desteği veriyoruz, kendi girişimlerini hayata geçirebilmeleri için süreçte ihtiyaç duyabilecekleri çeşitli hizmetlerden ücretsiz veya indirimle yararlanabilmelerini sağlıyoruz. Bugüne kadar gençlerimiz 100’ün üzerinde girişim kurdular; girişimlerin yanı sıra, dahil oldukları pek çok etkinlikle topluma geri vermeyi başardılar.

Son zamanlarda Türk girişimleri dünya sahnesinde görmeye başladık. Unicorn olmaya aday daha birçok Türk start-up da var. Bu yükselişi nasıl değerlendiriyorsunuz? Burada başarıyı mümkün kılan faktörler sizce nedir?

Bu başarılar elbette Türkiye ekosistemi için oldukça önemli. Özellikle oyun şirketlerinin başarısı, Türkiye’nin yazılım ve oyun konusunda bir hub olma yolunda ilerlediğinin göstergesi. Yurt dışında başarısı artan her girişimci buradaki girişimci adayları için ilham kaynağı olacak. Bu açıdan baktığımızda bir çarpan etkisi yaratacağı da kesin. 

Girişimcilik; inişleri ve çıkışları olan uzun bir yolculuk. Burada yola her koşulda devam etmek için nasıl bir vizyon ve misyon gerekiyor?

Girişimciler küçük düşünüp büyük adımlar atmaya çalışıyorlar. Fakat tam tersi olmalı. Yani büyük düşünüp küçük adımlar atmalılar. Her şeyden önce çok iyi bir fikirle gelmeliler. En önemli sermayelerinin, pazarın ihtiyaçlarına karşılık veren bir iş fikri ve bunu hayata geçirecek bir ekip olduğunu unutmamalılar. Tüm bunları yaparken kendilerine inansınlar ve iş fikirlerine tutkuyla sarılsınlar. Eğer siz inanmıyorsanız, emin olun karşınızdakileri de heyecanlandıramazsınız. Örneğin, ben bir melek yatırımcı olarak işin başındaki ekibin bu işe inanmadığını anlarsam hemen geri çekilirim.

Türkiye’deki ekosistemi daha da geliştirmek ve büyütmek adına ajandanızda hangi başlıklara yer vereceksiniz?

Girişimcilik ülke ekonomisi ile oldukça paralel bir alan. Bu nedenle, ülke ekonomisini yakından takip etmeye devam edeceğim. Özellikle makroekonomik göstergeler, faiz oranı ve gayrimenkul endeksleri odağımdaki temel göstergeler olacak. Yine teknoloji dünyasında gelişmeleri de yakından takip etmeyi sürdüreceğim. Bu kapsamda SaaS, pazar yerleri gibi alanlar dışında Virtual Reality (sanal gerçeklik) gibi teknolojiler de radarımda olacak.

Kaç Defa Okundu: 17

Benzer İçerikler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir