Yakın bir gelecekte kendi markasıyla ilgili çalışmalara başlayacak olan influencer Sarah Deniz Coleman, moda anlayışını ve kimsenin bilmediği özelliklerini MAG Okurlarıyla paylaşıyor.
Modanın sizin için anlamı nedir? Stilinizi nasıl tanımlıyorsunuz?
Eklektik bir stilim var aslında ama genelde renkli, rahat kişiliğimi yansıtan parçalar seviyorum. Mesela baştan aşağı siyah giydiğimde sanki gizleniyormuşum gibi hissediyorum ve huzursuz bir kıyafet tercihi yapmış oluyorum. Deneme yanılma yöntemiyle zaten ne giyince daha iyi hissettiğimizi zamanla öğreniyoruz. Trendleri takip etmeyi seviyorum ve arada bana uygun bulduğum parçaları günlük stilime ekliyorum ama genel tercihim; rahat kesim kotlar, klasik gömlekler, blazerlar, düz ayakkabılar ve tabii bol bol aksesuar…
Farklı dokunuşlarla oluşturduğunuz kombin veya koleksiyonlarınızda ilham aldığınız noktalar neler?
Kombin yaparken gerçekten kendimi iyi hissettiğim şeyleri giymeyi seviyorum. Bir kıyafet giyerim mesela, herkes çok yakışmış dese de bir ben, tüm gün “keşke kendimi dinleseydim, giymeseydim.” diye dolaştığım olur… Farklı renk ve farklı dokuları karıştırmayı seviyorum. Mesela ipek elbise ve shearling çanta gibi. İlham veren şeylerin başında sosyal medya geliyor. Artık hepimiz için Instagram bir ilham kaynağı ama tabii ki orada ne görsem alıp giyeceğim diye bir şey yok. Sadece değişik iklimlerde yaşayan, bambaşka insanların aynı tarz şeyleri nasıl giydiğini, kullandığını görmek ilham verici.
Blogger’lık, influencer’lık ve sosyal medya hakkında neler söyleyebilirsiniz? Günümüzde bu alanların ekonomideki yeri ve önemi nedir?
Son zamanlarda blogger ve influencer kavramları sürekli olarak aynı gibi kullanılıyor, hatta sektörün içinde olanlar bile tam olarak ne sıfat kullanılması gerektiğinden emin değil ama aradaki fark önemli. Blog yazarken daha çok editoryal bir içerik hazırlamak gerekiyor, zaman zaman daha ciddi bir ton ve detayları iyi gözlemlemek lazım; ama sosyal medya içerikleri aynı tonda olmak zorunda değil. Hatta birçok Instagram içeriğinin daha samimi, doğal olması tercih ediliyor. Tüm bloggerlar, influencer olarak sınıflandırılabilir, ama tüm influencerlar blogger değil. Zamanla bloglara olan ilgi azaldığı için birçok blogger sadece sosyal medya hesaplarıyla influencer olarak işlerine devam ediyor. Ben de bunlardan biriyim. Bence şu an moda endüstrisinin içindeki en önemli reklam kaynaklarından biri, influencer iş birliği. Çok büyük moda evleri bile bunun öneminin farkında ve bu iş için inanılmaz bir hediye, seyahat, paralı iş birliği bütçesi ayrılıyor. Son on ila on beş sene içinde gerçekten bazı şeyler geri dönüşü olmayacak şekilde değişti. Belki on sene sonra TikTok tarzı platformlar daha popüler olacak, biz de işsiz kalacağız, kim bilir?
Sosyal medya üzerinden insanlar sizi takip ediyor ve ilham alıyor. Peki, sizin takip ederek ilham aldığınız
kişiler var mı?
Patricia Wirschke; kendine göre cool bir stili var ve sanat koleksiyonu inanılmaz. Aslı Filinta; son derece ilham verici, sürdürülebilirlik konusunda çok bilinçli ve yarattığı parçalar hem giyilebilir hem de sanat eseri kadar güzel. Blanca Miro Scrimieri; stili eklektik ve son derece güzel, doğal bir kadın.
Favori gece ve gündüz kombinleriniz neler?
Gündüzleri; rahat kesim siluetler, renkli aksesuarlar ve kıyafetler, genelde düz veya az topuklu ayakkabılar tercih ediyorum. Beyaz bir gömlek ve mavi denim bile giysem, mutlaka renkli bir çanta veya ayakkabı ile zenginleştirmeyi seviyorum. Stilimi tanımlamak gerçekten zor, çünkü stil de bizle beraber değişen bir kavram. Bazen bu sezon hiç ilgimi çekmeyen parçalar, bir sonraki sezon en çok giydiğim kıyafet veya aksesuar olabiliyor. Kendimi rahat ve konforlu hissetmem her şeyden önemli benim için. Gece çıkarken ya ipek elbise ya da eteği, düz bir gömlek ve tişört ile kombinelerim; yine jean, bol kesin pantolon, güzel kalıplı bir blazer ve daha bling aksesuarlar kullanırım ama kız arkadaşlarımla gece gittiğim her yerde yine en rahat, casual görünen hep benim.
Gardırobunuzun vazgeçilmez parçaları hangileri?
Bol kesim, güzel kalıplı keten, ipek ve pamuklu pantolonlarım, Frankie Shop ceketlerim, Lady Dior ve Chanel çantalarım, Cartier takılarım; çünkü hepsi özel zamanlarda alındı ve hatıraları var. Aksesuar kullanmayı çok seviyorum. Mutlaka birkaç değişik kombin ile aynı aksesuarları farklı şekilde kullanmayı seviyorum, bu yüzden alırken çok yönlü olması önemli benim için.
Türkiye’de ve dünyada en sevdiğiniz tatil yerleri neler? Beraber tatile gitmekten zevk aldığınız kişileri paylaşır mısınız?
Uzakta olduğum için İstanbul’a gelip ailemle ve arkadaşlarımla zaman geçirmek bile benim için çok güzel bir tatil; ama Bodrum, Alaçatı gibi yazlık yerler de tatil için çok güzel. Ben kısa, “city break” tarzı tatilleri seviyorum ve eşimle her sene birkaç şehirde böyle tatiller yapıyoruz. Yakın arkadaşlarımla tatil yapmayı da seviyorum ama ben kolay biri değilim grup içinde, o yüzden yine en iyi tatil partneri kesinlikle eşim. Paris, Milano, Roma, Prag , Barselona yılda birkaç kez kısa tatiller için gittiğimiz şehirlerin başında geliyor. Özellikle yaz aylarında çok çok sevdiğim yer Puglia, bu yaz yine gitmeyi planladık.
Kimsenin bilmediği üç özelliğiniz nedir?
Böceklerden çok korkuyorum! Bu fobi çocukluğumdan beri var ve hiç azalmadı. Moda koleksiyonum konusunda aslında son derece dikkatliyim, herkesin düşündüğünün aksine sürekli aldıklarımı dolabımda tutmuyorum. Sürdürülebilir modaya uygun şekilde daha az ve kaliteli alıp, giymediklerimi satarak her şeyin ömrünü uzatmaya çalışıyorum. Son olarak da; aslında adımı Sara olarak koymuşlar ama nüfus memuru Sahra yapmak isteyince babam, “O zaman Sarah olsun,” demiş ve böylece tamamen İngilizce bir isim almış oldum.
Şu anda neler yapıyorsunuz?
Yazın sonu, özellikle ağustos rahat bir aydı. Her şey tatildeydi. Avrupa gerçekten çok durgundu. Her gün pilates yapıp rahat zaman geçirmeye özen gösterdim. Durgunluğun tadını çıkardım, çünkü eylül çok dolu geçecek. Bir sürü yeni sezon sunumları, moda haftaları var…
Gelecek planlarınızda neler var?
Bu zamana kadar bir sürü marka ile iş birliği yaptım, güzel ve heyecan verici bir sürü deneyim yaşadım ama yakın gelecekte kendi markamla ilgili çalışmak da istiyorum. Dijital moda influencer’ı olarak bana ve stilime uygun bir koleksiyon fikri var aklımda.