Kendi yatağınızı istemenizde bir sorun yok. Gerçekten.
Kapak fotoğrafı: @hoskelsa
İnsanlık tarihinin bir noktasında, partnerinizle aynı yatağı paylaşmak norm haline geldi. Kimse gerçekten isteyip istemediğinizi sorgulamadan eşiyle aynı yatakta uyuyor – veya uyuyamıyor.
Birçok insan gibi eşinizle aynı yatakta güzel bir uyku çekmekte zorlanıyorsanız bu gayet normal. Horlama, sağlıkla ilgili uyku sorunları ve çalışma saatlerinin farklılıkları gibi şeylerle uğraşmak kaliteli dinlenmede ciddi aksaklıklar yaratabiliyor ve nihayetinde ihtiyaç duyduğunuz uykuyu alamadığınız için partnerinize öfkeli olmanıza neden olabiliyor.
UCLA’da pulmoner, kritik bakım ve uyku tıbbı klinik profesörü yardımcısı Ravi S. Aysola, uyku tarzlarındaki bu tür çatışmalar için “Olağanüstü derecede yaygın.” ifadelerini kullanıyor.
Dr. Aysola, “Bazı insanlar için aynı yatağı paylaşmamak, ‘Hem sen uykunu al hem de ben.’ demek gerçekten sorun değil. Ama bazıları içinse, bu çiftlerde birbirine yakın olmanın bir parçası, iyi bir ilişki için geceleri aynı yatakta birlikte uyumak değiştirilemez bir kaide.” şeklinde açıklıyor.
Partnerinizle aynı yatakta iyi bir uyku çekemiyorsanız, bu sorunu halletmek için bakabileceğiniz uzman tavsiyeleri yazının devamında!
1. Partnerinizi suçlamaktan veya eleştirmekten kaçının.
Çatışma çözmenin temel kurallarını burada da uygulayın: Uyku sorununuzu eşinize anlatacaksanız (veya tekrar gündeme getirecekseniz) “sen” dilini kullanmaktan kaçının. ‘Sen’ dili sizi eleştirel ve suçlayıcı gösterebilir. Sorunu nazik bir şekilde dile getirmeyi deneyin. Butler-Ozore, “’Sen’ dilini kullanmak yerine, ‘Uyumakta güçlük çekiyorum ve uykumuzu iyileştirmenin bir yolunu bulabilirsek, gerçekten çok mutlu olurum, diyebilirsiniz.” diyor.
Yani genel olarak, diğer kişiyi suçlamak yerine ihtiyaçlarınızın ne olduğunu belirterek konuşmaya yaklaşmayı deneyin, diyor Butler-Ozore. Muhtemelen partneriniz daha açık olacak çünkü hemen savunmaya geçmesi gerektiğini hissetmeyecek. Unutmayın ki, eşiniz isteyerek uykunuzu bölmüyor.
2. Merhametli ve empatik olun.
Uykunuzu alamadığınız için bu durumdan şikayetçi olabilirsiniz. Peki ilişkinizde uyuyamayan taraf sadece siz misiniz? Partneriniz de iyi uyuyamıyor olabilir. Bütün gece horluyorsa veya dönüp duruyorsa, muhtemelen o da güzel bir uyku çekemiyordur.
Butler-Ozore, endişenizden bahsetmenizi tavsiye ediyor. Örneğin, “Bütün gece dönüp durduğunu fark ettim ve huzurlu bir şekilde uyuyamadığını düşünüyorum” demek. Bir taşla iki kuş: İkiniz de pek iyi uyuyamıyorsunuz ve bir çözüm bulmak herkesi memnun edecektir. Bir nevi kazan-kazan durumu.
Burada vurgulanan şey, kimsenin bilerek uykunuzu kaçırmak istemediği. Butler-Ozone, “Sorunu büyütmeyin ve kişisel bir savaş haline getirmeyin.” tavsiyelerini veriyor.
3. Sorunun kökenine inin ve bu süreçte desteğinizi gösterin.
Dr. Aysola, sağlıkla ilgili olmayan şeyler de uykuyu etkileyebilir – birbirinden farklı çalışma vardiyaları gibi – ancak çoğu zaman biri eşiyle uyuyamayacağını söylüyorsa, bunun nedeni eşinin sağlıkla ilgili bir uyku sorunu olmasıdır, diyor.
Horlama küçümsenmemesi gereken bir şey. Dr. Aysola, “Çok yaygın ve büyük etkileri olan bir durum” diyor. “Eşiniz her gece boğuluyormuş ve yüksek sesle horluyormuş gibi geliyorsa, bu sorunun ele alınması gerekebilir.” Bu sadece sizi rahatsız eden bir şey değil, aynı zamanda bir tür uyku apnesine veya bir kişinin uyurken tekrar tekrar nefes almayı bıraktığına işaret edebilen gerçek bir sağlık sorunudur. Birinin yatakta yalpalamasına neden olan diğer uyku bozukluklarının da aynı şekilde ele alınması gerekir.
Sorunu nasıl çözeceğinizi anlamak için partnerinize nazikçe bir uyku değerlendirmesi yaptırmasını önermek, uzun vadede ikinize de yardımcı olabilir. “Uyumak benim için gerçekten zor ve buna isteyerek sebep olmadığını biliyorum, ama ikimizin de geceleri daha iyi uyuması için bir yol bulabilir miyiz?” gibi bir şey söylemek partnerinizi incitmeden konuyu açmanıza olanak sağlayabilir.
Desteğiniz bu noktada sandığınızdan daha önemli. Dr. Aysola, “Bunu başlatan birinin eş veya partner desteği, sorunun çözüme ulaşması için gerçekten çok önemli” diyor. Özellikle uyku apnesi için gereken CPAP makinesinin kullanımı bazı insanlar için tedirgin edici olabilir. Partnerlerinin onlar için orada olduğunu ve soruna bir çözüm üzerinde birlikte çalışmak istediğini bilmek, bu endişeyi gidermeye yardımcı olacaktır.
4. Çözümleriniz yaratıcı olsun.
“Uyku boşanmaları” (eşlerin ayrı yataklarda yatması) en uç haliyle, çiftin tamamen ayrı odalarda uyumasına kadar uzanabilir. Bu durum uyku sorununa kesinlikle yardımcı olabilir ancak gerçek şu ki, herkesin başka bir yatak odasında uyuma şansı yok (veya fazladan yatak odanız olsa bile farklı odalarda uyumak istemeyedebilirsiniz.) Bu nedenle, aynı odada kalırken durumu iyileştirmenin küçük yollarını aramak en iyi seçenek gibi gözüküyor.
Dr. Aysola, Göz maskeleri, kulak tıkaçları, karartma perdeleri ve beyaz gürültü makineleri gibi kolay çözümler partnerinizin horlaması, CPAP kullanması veya siz derin uykudayken ışıkları açması nedeniyle uyanmanıza sebep olan duyusal uyarımı azaltmaya yardımcı olabilir diyor.
Ayrıca daha yaratıcı olup olası bazı çözümleri de deneyebilirsiniz. Butler-Ozore: “Örneğin, bir kişinin önce uykuya dalması için belki de uyku saatlerinizi kademeli olarak ayarlayabilirsiniz.” diyor. Veya aynı yatak odasında farklı yataklarda yatarak, yorgan çekme savaşına girmeden kendi çarşaf ve yorganınıza sahip olmak sorununuzu çözebilir.
5. Ayrı odalarda kalırsanız, yatmadan önce yakınlık için zaman ayırın.
Aklınıza gelen her şeyi denediniz ve hala eşinizle iyi uyuyamıyorsunuz. O zaman fiziksel bağınızın büyük bir kısmını (ister sarılma, ister seks, yatmadan önce veya sabah fark etmez) yatakta geçirdiğinizden emin olun.
Butler-Ozore: “Ayrı uyumaya karar verirseniz, o zaman yakınlaşmaya zaman ayırmalı ve hatta yakınlaşmaya daha istekli olmalısınız.” diyor. Belki bu, belirli günlerde aynı yatakta birlikte yatmanız gerektiği anlamına gelebilir. Ya da yatakta uzanıp, fiziksel yakınlık kurup ve birlikte uyku öncesi sohbeti ile zaman geçirip uykuya dalmaya hazır olduğunuzda yatakları ayırabilirsiniz.
Dr. Aysola, uyku ve yakınlık arasındaki bu ilişkiyi kırmanın gerçekten zor olabileceğini söylüyor. Ancak uyku eksikliği de bir ilişkiyi ciddi şekilde zorlayabilir. Tabii, her iki tarafın ihtiyaçlarını karşılayan bir çözüm için birlikte çabalamak, aranızdaki bağın daha güçlü olmasını sağlayacaktır.
Ayrıca çözümleri birlikte tartışmaya karşı açık olun diyor Butler-Ozore.
“Bir şeyi denerseniz ve işe yaramazsa, tekrardan başa dönüp yeni bir şey denemenizde bir sorun yok.”
Unutmamalısınız ki bir ilişkide diğer her şey gibi, açık iletişim, uzlaşma ve dürüstlük ilişkinizin uzun ömürlü olmasını sağlar.