Şapkadan Ghosting Çıkarsa

sapkadan-ghosting-cikarsa

“ghosted in october? how festive” Ekim ayının son günlerinde WhatsApp’taki sadece kızlardan oluşan bir arkadaş grubumuzdan 2018 tarihli bu tweet’in ekran görüntüsü de gelince daha fazla kayıtsız kalamadım. Yazmaya değil, ghosting hakkında düşünmeye… Yazının başına oturmam yaklaşık olarak üç ayımı aldı. Tebrikler canım kendim.

Ghosting’i “devam eden bir ikili ilişkideki taraflardan birinin bir anda iletişimi kesmesi ve iletişim isteklerine geri dönmemesi” olarak tanımlıyorlar. Puf. Bir anda ortadan kaybolanlar kulübü. Halbuki biz bu ‘puf’ sesiyle birlikte şapkadan büyüleyici güzellikte bembeyaz bir tavşan çıkmasına alışmıştık. Sihirbazın şapkayla birlikte pılını pırtını toplayıp sahneden yok olmasına değil. Biz? Yirmili yaşlarının son yıllarını süren, Sex and The City’i internetten izleyen ve o zamandan beri dating hikayelerine bayılan ve onları bizzat yaşarken o kadar da bayılmayan, beyaz yakalı değil kreatif endüstri çalışanı olduğunu iddia eden kadınlar… Çevremde fazlasıyla olan kadınlar… Benim de aralarında olduğum kadınlar… 2021 yılının son çeyreğinde ghost’lanan kadınlar…

8 Eylül, 14.21

-Ben 16.00’dan sonra ok’iiiiimmm

Görüşebilir miyiz sence

9 Eylül, 12.14

Ghosting mi

Bi anlamadım, yazmadın

Birkaç gün öncesinden toplantı için eski mahallemin yakınlarında bir yere geçeceğimi haber vermiştim ve böylece onunla bir quickie yapabileceğimizi kararlaştırmıştık. Yaklaşık dört sene önce, inanılmaz yaratıcı insanlar olmamızdan mütevellit, onun kısa filminde styling asistanı olarak görev almış, o dönem birkaç kere de aynı ortamda partilemiştik. Sonrası sadece sosyal medya aracılığıyla birbirinden ‘haberdar olma’ durumu. Yaza girerken tesadüfi bir karşılaşmayla çok yakın oturduğumuzu keşfetmiş ve bu keşfi yine tesadüfen yatağa da taşımıştık. Zaten uzun dönemli bir ilişkiden yeni çıkmıştı ve uzun metrajlı ilk filminin hazırlık aşamasındaydı. Dolayısıyla yeni bir ilişki riski yoktu. Bense nispeten yeni mahallemin ve evimin heyecanıyla hâlihazırda devam eden kısa dönemli

kaçamaklarımın tadını çıkarıyordum ve dikkatim yeterince dağınıktı. Yani bu yeni takılma ikimiz için de no muss, no fuss bir durumdu. Duygusal beklentilerini minimumda tutarken, alacağın zevki maksimuma çekme durumu keza.

Yazın devam eden bu takılma halini benim yaz sonu mahalleden taşınmam, tatile çıkmam ve tatilde alışık olmadığımız sıklıkta konuşmalar izledi. Tatildeyken paylaştığım bikinili bir fotoğrafım ile döner dönmez uygulanacak seks pozisyonlarına karar verildi. Tatilden döndükten sonra ayarlanmaya çalışılan programlar, ‘en azından bir quickie’ ihtimalleri bir anda çıkan toplantılarla bölündü. Ve puf. Yazlık maceram, sevgili yönetmenim, pardon tavşanım kayboldu.

Tabii ki cevapsız geçen her saati günler kovaladı. Yetişkin olduğumuzu ve mutlaka cevap yazacağını kendime söylediğim günleri de aylar kovaladı. Bu süre içerisinde ‘böyle bir toyluk yaptığına inanamadığımı, aramızda duygusal bir şey olmasa da görüşmeye devam etmek istemediğini en azından yazarak söylemesi gerektiğini’ belirttiğim bir mesajı da yazmış bulundum. O mesaj da görüldü, ancak cevap yazılmadı. Ve bir gün eski mahallemde arkadaşımla bir kafede oturmuş siparişimizi beklerken karşıdan market poşetleriyle onun geldiğini gördüm. Gayriihtiyari karşılaşan gözlerimizi sanırım dünyanın en anlamsız konuşması takip etti. N’aber? İyidir, senden n’aber? İyi.

Tüm bu süreçte, yani 2021’in son çeyreğinde, başka bir arkadaşım yaklaşık iki aydır görüştüğü flörtüne bir sonraki hafta ev yerine belki dışarıda görüşebileceklerini sorduğu bir mesajına -hala- cevap alamadı. Başka bir tanesi ise harika seks yaptığı ve bizim akademik olarak adlandırdığımız partneri bir şey sınavını kazandığı için bunu kesinlikle kutlamaları gerektiğini söyledikten sonra – hemen hemen üç ay boyunca – cevap alamadı.

Aramızdaki ilişkiyi nasıl tanımladığımızın bence pek bir önemi yok. Flört, takılma, neredeyse bir ilişki veya fuck date. Tüm bu teknoloji çağının ve sayısız sosyal medya mecrasının mümkün kıldığı şekilde inanıyorum ki en azından bir cevabı hak ediyoruz. “Ev yerine dışarıda vakit geçirmek istemiyorum, çünkü seninle sadece seks yapmayı seviyorum.” “Kariyerimdeki bu çıkışı seninle kutlamak istemiyorum, çünkü seninle kişisel bir mutluluğumu paylaşarak aramızdaki şeyi bir sonraki aşamaya taşımak istemiyorum.” Ya da “Seninle görüşmekten sıkıldım ve buna bir son vermek istiyorum.” Bir cevap, kafalarda soru işaretleri yaratan ve görüş mesafesini düşüren bir duman yerine her zaman çok daha tatmin edici ve kesinlikle daha az sinir bozucu.

İlgili Konular
  • slider

Benzer İçerikler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir