Yaz Mevsiminde Sağlığınızı Koruyun

Tatille bağdaştırılan yaz mevsimi, eğer dikkatli olunmazsa birtakım sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Başta kalp olmak üzere tansiyon, çeşitli enfeksiyonlar ve güneşe bağlı rahatsızlıklarla karşılaşmamak için rutin kontrollere dikkat etmek ve bazı önlemler almak büyük önem taşıyor.

Hazırlayan: Ayşegül Uyanık Örnekal

Yazın geldiğini hissediyoruz. Haziran ayından itibaren güneşin kendini daha çok göstermesi, sıcaklığını ve parıltısını hissetmek, günlerin uzaması ve dışarıda daha çok vakit geçirme isteği… Tüm bunlar insana güzel duygular hissettiriyor. Güneş ışığı aynı zamanda, “mutluluk hormonu” diye de adlandırılan serotonin hormonu salgısını da artırıyor. Uyanıklık sağlıyor, enerji kazandırıyor. Cildimizde D vitamini yapımını sağlıyor. Bu vitaminin kemik ve kas sağlığı kadar bağışıklığımız için de ne kadar önemli olduğunu pandemi döneminde çok iyi kavradığımızı belirten İstanbul Florence Nightingale Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Demet Erciyes, tüm bu iyi tarafların yanı sıra yaz aylarının bize bazı sağlık problemlerini de beraberinde getirebildiğini söylüyor. Uzm. Dr. Erciyes, kalp sağlığı başta olmak üzere yaz aylarında görülen rahatsızlar hakkında bilgi verdi.

HAVUZ ENFEKSİYONLARI *

Yaz aylarında serinlemek amacı ile girilen havuzlar mikropların üremesine ve bulaşmasına zemin hazırlayıp, çeşitli göz ve kulak enfeksiyonlarının yanı sıra ishal ve kusmayla seyreden gastroenteritlere yol açabiliyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Temizliğinden emin olunmayan havuzlara girilmemeli, havuz suyu yutulmamalı, göze ve kulağa su kaçırılmamalı.

KALP SAĞLIĞI *

Yaz aylarında sıcak havanın da etkisiyle kalbin iş yükünün arttığı bilinen bir gerçek. Kalp atışının hızlanması, terle birlikte olan su kaybının karşılanmaması durumunda daha da yoğunlaşan kanın damarlarda pıhtılaşmasının artması, kalple ilgili damar tıkanıklığı ve çarpıntı problemlerinin daha kolay ortaya çıkmasına sebep oluyor.

Kalpte ritim bozuklukları görülebiliyor

Sıcak yaz aylarında terle beraber sıvı, özellikle de potasyum, magnezyum gibi elektrolitlerin kaybı, kalpte ciddi ritim bozukluklarının, çarpıntı şikayetlerinin ortaya çıkmasına yol açabiliyor. Bu nedenle özellikle kalp ritim bozukluğuna zemin hazırlayacak bir hastalığı olanların, bu yönde ilaç kullananların yaza girerken kardiyoloji kontrollerini aksatmaması büyük önem taşıyor.

Tansiyon hastaları kontrollerini aksatmamalı

Yaz aylarında kalbin iş yükünün artmasıyla beraber tansiyonda da oynamalar beklendiğini belirten Uzm. Dr. Erciyes, “Sıcakta damarların genişlemesi, terle beraber su ve mineral kaybı tansiyon düşmelerine, özellikle de ayağa birden kalkıldığında gelişen ortostatik hipotansiyon denilen ani tansiyon düşmesi ile beraber ortaya çıkan göz kararmaları ve bayılmalara karşı dikkatli olmak gerekiyor” diyor.

İdrar söktürücü kullananlar dikkat etmeli

Sıcak havaya bağlı olarak gerçekleşen su ve mineral kaybı, idrar söktürücülerin sebep olduğu kayıpla birleşince etkisi çok daha belirgin şekilde ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle; hipertansiyon, kalp yetersizliği, ödem gibi çeşitli sebeplerden dolayı ödem atıcı, idrar söktürücü ilaç kullananların sıcak yaz aylarına girmeden önce mutlaka doktor kontrolünden geçmesi, gerekirse ilaçlarının dozunda ya da kendisinde değişiklik yapması önem taşıyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Kalp hastaları, sıcak yaz aylarında terle birlikte olabilecek su ve mineral kaybını yerine koymaya dikkat etmeli. Günlük yeteri kadar su tüketimi ile su kaybını, bol sebze ve meyve tüketimi sayesinde de mineral kaybını gidermeye çalışmalı.

ISI DEĞİŞİMİNE BAĞLI HASTALIKLAR *

Ani ısı değişimleri, vücut metabolizmasının adaptasyonunun da bozulmasıyla bazı hastalıklara yol açabiliyor. Örneğin; havanın bir sıcak bir soğuk olması mevsim geçişlerinde sık olarak üşütme, nezle, grip gibi enfeksiyonların da çoğalmasına sebep olabiliyor. Benzer şekilde güneşte sıcaktan bunalıp, arabaya biner binmez ya da kapalı alana girer girmez klimanın soğuk üflemesi, soğuk duş almak ve soğuk içecekler bu tür enfeksiyonlara zemin hazırlıyor. Klimaların da aynı zamanda hava yoluyla bulaşan bazı mikroorganizmalar için uygun bir üreme ortamı olduğunu ve bulaşmalarında önemli rol oynadığını belirten Uzm. Dr. Erciyes, özellikle “lejyoner hastalığı” olarak da bilinen klima hastalığının zatürreye varabilen ciddi solunum yolu hastalıklarının ortaya çıkmasına yol açabildiğini vurguluyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Özellikle mevsim geçişlerinde hava ısısında olabilecek sürpriz değişikliklere karşı hazırlıklı olmalı. Gerektiğinde çıkartmak üzere kat kat giyinilmeli ya da yanında her ihtimale karşı, ince de olsa hırka, kazak, ceket gibi giyecekler bulundurulmalı. Gece-gündüz arası ısı farklarını da düşünerek, uzun saatler geçirilecek bir yere gidildiğinde bu kıyafetlerin taşınması unutulmamalı. Klimaların rutin bakımlarını aksatmayarak, mikrop yayılımını önlemek için gerekli tedbirler de alınmalı.

GÜNEŞ LEKELERİ *

Güneşe bağlı olarak oluşan lekeler cildimizin sağlıklı görüntüsünü bozuyor ve kozmetik olarak da istenmeyen bir görünüme sebep oluyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Güneş lekelerinden korunmak için özellikle güneş ışınlarının kuvvetli olduğu zamanlarda güneşlenmemeli, şapka ve güneş koruyucu kremler kullanılmalı.

GÜNEŞ ÇARPMALARI *

Kışın karamsarlığından kurtulduktan sonra güneşle hasret giderirken bu konu abartılırsa, özellikle de güneş ışınlarının en kuvvetli olduğu ve dik bir şekilde geldiği öğle saatlerinde güneş çarpmalarına sıklıkla rastlanıyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Güneş çarpmalarından korunmak için özellikle güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde güneşin altında kalınmamalı, açık renk ve ince giysiler giyilmeli, güneş koruyucu kremler kullanılmalı ve şapka takılmalı. Aynı zamanda su içmeyi ihmal etmeyerek, mineral kaybı için sebze ve meyveden zengin beslenilmeli.

CİLT KANSERİ *

Güneş ışığının zararlı etkilerinden biri de cilt kanserlerine yol açması… Leke ya da güneş yanığı belki zamanla iyileşebilecek bir problem olduğu halde, cilt kanseri zamanla ilerleyerek hayatı tehdit edecek kadar ciddi problemlere yol açabiliyor.

Korunmak için ne yapmalı?

Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden benzer şekilde korunmak burada da geçerli. Ayrıca cildimizde fark ettiğimiz renk ve şekil değişikliği yapan lekelerin, benlerin takibini iyi yapmak, dermatolog muayenesini ihmal etmemek gerekli.